Bugün için Burcunuz Size Neler Söylüyor? Bilimden Ayrılmayın!
Birçok insan için burçları okumak popüler bir oyalamadır, ancak bunun bir anlam ifade ettiğini öne süren herhangi bir bilim var mı?
Peki balık burcu veya yükselen başak olmak bilimin gözünde gerçekten önemli mi?
Hayatımızda hepimiz en az bir kere “Burcun ne?”sorusuna maruz kalmışızdır. İnansak da inanmasak da gerek internette gerekse de televizyonda burç yorumcularına denk gelmiş ve onlara kulak kabartmışızdır. Peki “sözde bilim” olan astrolojinin geleceğimiz hakkında öngörüde bulunması ne kadar mantıklı? Astroloji, tarihi boyunca bir bilim, sanat ve bir tür kehanet büyüsü olarak görülmüştür. Bugün, arkasında hiçbir çalışma mekanizması olmayan sahte bir bilim olduğu güçlü bir şekilde ve tekrar tekrar kanıtlanmıştır – ama hadi eleştirimizi daha yumuşak yapalım.
Astroloji, yıldızların ve gezegenlerin hizalanmasının her bireyin ruh halini, kişiliğini ve çevresini etkilediği inancıdır ve her şey bireyin ne zaman doğduğuna bağlıdır. Astrolojide, kişiselleştirilmiş burçlar doğum tarihine göre yazdırılır ve genellikle aynı burç burcundaki insanların aşk hayatı, başarısı ve sağlığı hakkında belirsiz tahminlerde bulunur.
Ama bu nasıl işliyor – gezegenlerin hareketi nasıl bu etkiye sahip olabilir?
Pek de öyle değil. Nasıl çalıştığını açıklayacak hiçbir mekanizma, onu destekleyebilecek hiçbir güç ve dahası, tüm insan popülasyonunu rastgele atanmış takımyıldızlarla sembolize edilen 12 gruba bölmek için hiçbir mantıklı sebep yoktur.
Astrolojinin temel yaklaşımı, “Bu hafta önemli bir meydan okumayla karşılaşacaksınız” gibi belirsiz, örtülü ifadeler vermektir. Bu strateji, gelecekteki olayları “tahmin etmek” ve kişilik özelliklerini değerlendirmek için kullanılır. Ama bu tüm hikayeyi anlatmıyor.
Astrolojinin inandırıcı olarak algılanmasının bir nedeni, beynimizin kalıpları aramaya çok bağlı olmasıdır. Bazen, birbiriyle alakasız veya rastgele iki olay gerçekleştiğinde, zihnimiz hiçbir bağlantı görülmese bile bir bağlantı görmeye çalışır. Astroloji durumunda, çok benzer bir etki ortaya çıkıyor. Bu etkiye “öznel doğrulama” denir ve bir ilişkiyi “gerektiren” önceki bir inanç veya beklenti nedeniyle ilişkisiz veya rastgele iki olayın ilişkili olduğu algılandığında ortaya çıkar. Bir yıldız falını okursunuz, size bir şey olacağını söyler ve ne zaman alakalı bir şey olursa, onu daha önce okuduğunuz astrolojiye bağlarsınız. Yağmurlu bir haftaya başladığınızda okuduğunuz astroloji falı, birkaç gün sonra sizin için can sıkıcı olaylar yaşayacağınızı söyler, bunun üzerine işe gidersiniz ama hay aksi! Yolda yanınızdan geçen arabatüm çamurlu suyu üzerinize sıçratmıştır. Hafta başında okuduğunuz astroloji yorumu doğru çıktı bile! Tüm bunlara inanmak için bilimsel verilere ihtiyacımız dahi yok aslında. Biz insanları diğer canlılardan ayıran en büyük özelliğimiz düşünme yeteneğimizdir. Yağmurlu bir haftada böyle bir durum yaşama olasılığımız elbette ki çok yüksektir. Bunun için yalnızca düşünmek, kafa yormak yeterlidir. Ayrıca tüm bu palavraları atan astroloji yorumcuları madem gökyüzünü, yıldızları bu kadar iyi yorumlayabiliyor neden kendi kaderlerini değiştirmiyorlar? Gökyüzüne bakıp gelecek hakkında yorum yapabiliyorsak geçmişe dönüp baktığımızda neden tüm bu savaşları yaşadık? Neden ülkeler, devlet adamları bu astroloji yorumlarını göz önüne alıp ülkelerinin kaderlerini değiştirmediler? Neden kaybedecekleri savaşlara girdiler? Kabul edelim astroloji ile ilgili en cömert yorum, sadece zararsız bir eğlence olduğudur.
Birçok insan astrolojiye inanır ve burçlarını okuyup tavsiyelerine uyduklarında kendilerini daha iyi hisseder. Bunun astrolojinin kendisiyle değil, insanların onu algılama biçimiyle ilgisi var. Astroloji yüceltiyor, kozmos ile birlik hissi veriyor ve günlük hayatınıza biraz sihir getirmeyi vaat ediyor.
Bir yanıt bırakın