Deniz Salyası Kolera Salgınını Tetikleyebilir

Deniz Salyası Kolera Salgınını Tetikleyebilir

Marmara Denizi’nde oluşan deniz salyası (müsilaj) sorunu, yeni bir salgına neden olabilir. Araştırmacılara göre deniz salyasının kolera salgınını tetikleyebilir.

Deniz Salyası Kolera Salgınını Tetikleyebilir

Son günlerin en çok tartışılan konularından biri olan deniz salyası (müsilaj), Marmara Denizi’nin birçok yerinde etkisini gösteriyor. Planktonların kısa bir sürede aşırı derecede atması sonucu oluşan bu ciddi doğa sorunu, ülkemizde bazı uzmanlar tarafından Marmara Denizi’nin öldüğünü gösteriyor.

Gıda Mühendisi Bülent Şık, deniz salyasının kolera hastalığına yol açan bakteri olan Vibrio chlorae’nin yayılmasına sebep olabileceğini belirtti.

Kolera Nedir?

Kolera, Vibrio cholerae isimli bakterinin neden olduğu bağırsak enfeksiyonuna bağlı olan, akut ve şiddetli ishal ile seyreden bir hastalıktır.

Vibrio cholerae

Kolera, Vibrio cholerae adlı bir bakterinin yiyecek ve içeceklere bulaşması sonucu yayılan bir hastalıktır. Enfeksiyon genellikle pis sular aracılığı ile bulaşmaktadır. Kolera genellikle bakterinin bulaşmış olduğu deniz ürünleri, yiyecekler ve içme suyu ile bulaşır. Hastalık bulaşmış kişilerin kirli elleriyle temas eden yiyecekler de hastalığı bulaştırabilir.

Kolera enfeksiyonlarının çoğu hafif seyreder. Hastalarda hiçbir semptom olmayabilir veya yalnızca hafif bir ishal olabilir. Karın ağrısı, bulantı, kusma, bol ve sık, pirinç suyu görünümünde dışkılama, su mineral ve tuz kaybına bağlı olarak susuzluk hissi, kas krampları görülebilmektedir.

Kolera hastalığının tedavisinde, öncelik hastanın kaybettiği sıvısını, vücuda geri kazandırmaktır. İçinde şeker ve tuz karışımı bulunan sıvılar hastaya serum olarak verilir. Serum tedavisinin yanı sıra koleranın tedavisinde çeşitli antibiyotikler de kullanılmaktadır. 

Kopepod

Kolera bakterisi nehirler, denizler ve buralarda yaşayan kopepodlar, kabuklu deniz ürünleri ve su bitkilerinde bulunurlar. Kopepodları bir milimetre boyunda, şekilleri gözyaşı damlasına benzeyen kabuklu deniz canlılardır. Tatlı su ve denizlerde, yeraltı suları, bataklıkların yanı sıra ağaç kovuklarındaki su birikintileri ve hatta atık araba tekerlekleri içindeki su birikintilerinde bile bulunabilirler. Yani anlayacağınız kolera bakterisi aslında her yerde. Sular kirlendikçe bu bakteriler de artacak ve hastalığın bulaşma olasılığı da artacaktır.

Deniz Salyası ve Kolera 

Deniz salyası, denizde yaşayan bitkisel planktonların (fitoplankton) aşırı çoğalmasıdır. Deniz üstünde oluşan bu plankton tabakası içinde hayvansal plankton (zooplankton) türleri ve mikroorganizmalar da bulunabilir. Bu mikroorganizmaların içinde maalesef kolera bakterisi de bulunuyor.

Deniz Salyası Kolera Salgınını Tetikleyebilir

 

Marmara denizinde bu salya sorunu 2007’de de görülmüştü. Bu dönemde salya analiz edilmiş ve bir çok mikroorganizmanın bulunduğu kanıtlanmıştır. Şanslıyız ki o zaman kolera bakterisi hastalık etmeni yapacak kadar çoğalmamış. Ama hala bu şansımız devam ediyor mu bilmiyoruz?

Ne Yapmalıyız?

Kirletmemeliyiz! 

Tek tek biz anca bunu yapabiliriz. 

Yazan: Bilge KAPLAN

Kaynak*

Kaynak**

Kaynak***

YouTube Kanalımız

Bilge Kaplan (Altın Yazar) hakkında 248 makale
1993 yılında Antalya'da doğdum. Molekuler Biyoloji ve Genetik bölümünden mezunum. Şimdi Covid laboratuvarında moleküler biyolog olarak çalışıyorum. Biyoloji,kimya,fizik, matematik en güzel ilgi alanlarim.

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*