Dinozorlar Nasıl Devasa Boyutlara Ulaşabildiler?
Herkesin çocukluğunda dinozorlara karşı bir merakı olmuştur. Bunun sebepleri arasında Hollywood’un T.rex veya Velaciraptor gibi etçil türleri filmlere konu etmesinin yanı sıra devasa boyutlara ulaşmış -örnek olarak Brachiosaurus– gibi türlerin herkesi hayrete düşürmesi de etkili olmuştur. Peki dinozorlar “nasıl bu kadar büyüyebildiler”, belki de daha önemlisi “niçin bu kadar büyüdüler”.
Her şeyden önce bilimdeki güncel veriler ışığında dinozorlara dair birkaç bilgi aktarmam gerektiğini düşünüyorum.
Dinozor Nedir?
Dinozorlar ilk kez yaklaşık olarak 243-233 milyon yıl önce Geç Triyas döneminde görülen canlılardı ve tarihsel sırasıyla Permian-Triassic-Jurassic-Cretaceous dönemlerinde yaşamışlardır.
Dinozor kelimesi anatomist Richard Owen tarafından bulunmuştu. Bu sözcük Eski Yunanca deinós δεινός “korkunç, müthiş” ve Eski Yunanca saûros σαῦρος “kertenkele” sözcüklerinin sözcüklerinin birleşimidir. (Richard Owen, evrimi Darwin gibi fark etmişti ancak onun gibi kuramlaştıramamıştı. Belki de bundan dolayı içinde bir öfke oluşmaya başlamıştı ve bir noktada evrime destek veren, kanıtlamaya çalışan bu bilim insanı, karşı tarafa geçmişti.)
Dinozorların büyük çoğunluğu genel kanının aksine tüylü idi. Maalesef ki Jurassic Park bizlere bu konuda pek doğru bir kaynak olmuyor. Velaciraptor, T.rex gibi etçil türler ön planda olmak üzere beyazperdede dinozorlar her zaman kertenkelevari, parlak bir derisi olan korkunç “yaratıklar” olarak betimlendiler oysa ki durum bu kadar basit değil. Güncel çalışmalar bize T.rex’lerin dahi belirli bir ölçüde tüyleri olduğunu gösteriyor.
Bir başka örnek ise yine T.rex’lerin aslında kükreyemedikleri, düşük frekanslarda boğuk sesler çıkararak birbirleriyle anlaşabilmeleri. Halktaki bu tarz genel kanıların hepsi Hollywood’un çizdiği yanlış dinozor algısının sonuçlarından başka bir şey değildir. Bu konu başlı başına bir yazı olması gerektiğinden bu örnekleri şu anlık yeterli görüyorum.
Nasıl Büyüdüler?
Aslına bakılırsa birçok dinozorun boyutu bir köpeğin veya tavuğun boyutunu geçmiyordu ama başlarda da belirttiğim gibi Brachiosaurus veya Apatosaurus gibi türleri de görmekteyiz. “Dinozor” denildiğinde bu denli geniş bir skalanın görülüyor olmasının sebebi: “dinozor” kelimesinin bir tür veya bir cins hatta bir familya değil, bir klad belirtmesidir.
Kısacası dinozorlar bir “clade” (klad) veya “monofiletik grup” adı altında sınıflandırılır. Yani ortak bir atadan gelen toplam evrimsel dala verilen isimdir.
Şimdi ise bu kladın içindeki bazı türlerin nasıl devasa boyutlara ulaştığını etkileyen faktörleri inceleyelim.
Oksijen
Günümüzde atmosferin yaklaşık %20.9’u oksijenden oluşuyor. Bir zamanlar 0’a yakın olan bu değer “Büyük Oksidasyon Olayı” sonucunda günümüzdeki değerin dahi üstüne çıktı. Bu noktada bu olaya dair minik bir dipnot geçmek istiyorum. (2,4 milyar yıl önce yaşanan Büyük Oksidasyon Olayı’nda siyanobakterilerin ilk kez fotosentez yapabilmeleri -dolayısıyla havaya atık olarak O2 gazını bırakmaları bizim için şu an olmazsa olmaz olan O2’nin o zamanki yaşam formlarına bir “zehir” gibi geldiğini düşünecek olursak birçok prokaryotun ölmesine yol açmıştı. Kısacası büyük bir yok oluşun oksijen yüzünden olduğunu söyleyebiliriz.)
Atmosferde oluşan, günümüze kıyasla yüksek oksijen yüzdesi kaçınılmaz olarak dönemin canlılarının evrimsel süreçlerini de bir hayli etkiledi. Oksijenin bir nevi besin parçalayıcısı olarak kullanıldığını ve belli biyokimyasal süreçler sonucu oluşan bağların canlıda daha fazla enerji üretecek şekilde evrimsel değişimler yaşatacağını düşünecek olursak. Günümüze kıyasla daha fazla olan oksijen miktarı doğal olarak canlıların daha fazla enerji üretebilmelerini ve dolaylı olarak daha iri vücutlara sahip olabilmelerini sağladı.
Üreme
Sauropodlar, memelilerden farklı olarak yumurtlayarak üredikleri için gebelik süreci gibi bir engelleri olmuyordu. Buna değinmemin nedeni canlının ebatları büyüdükçe hem gebelik süreci uzuyor hem de gereken enerji miktarı bir hayli artıyor. Bu noktada Sauropodların böyle bir sorununun olmaması boyutlarının büyümesinde bir engel teşkil etmiyordu.
Besinler
Sauropodlar otçul (herbivorous) olduklarından dolayı ve o dönemde günümüzdekine göre çok daha fazla uzunlukta bitkiler olduğu hesaba katılınca daha iri olmaları, uzun boyunlara sahip olmaları vb. birçok özellik onlara yarar sağlayacaktı. Sonuçta rakiplerinin ulaşamadığı kaynaklara ulaşabilmenin önemi, basit bir akıl yürütmeyle anlaşılabilecek bir konu.
Sonuç
Bu yazımda ana hatlarıyla dinozorların -bazılarının- devasa boyutlara “nasıl” ve “niçin” ulaştıklarını anlatmaya çalıştım. Bilimin bize sunduğu bilgiler gün geçtikçe gelişmekte, bu konuda eminim ki önümüzdeki senelerde birçok gelişme yaşanacaktır. En kısa zamanda bu yazıyı yeni bulgularla güncelleyebilmek, detaylandırabilmek dileğiyle.
Yazan: Ali Selim ZAFER
Kaynaklar:
Why Were Dinosaurs So Big? Facts and Theories
Why were dinosaurs so big? – BBC Science Focus Magazine
How Did Dinosaurs Get So Big?! – Science World
Why were dinosaurs so big? – Quora
Great Oxidation Event – Wikipedia
Yaşayan Dinozor – Pedram Türkoğlu, Ginko Bilim, 2021
Bir yanıt bırakın