Hayatın Boyutları
Son araştırmalar, ekosistemlerdeki yaşam çeşitliliğini ve biyokütlesini ortaya çıkardı, ancak bu biyokütlenin tüm canlıların vücut boyutlarına nasıl dağıldığı belirsizliğini koruyor.
Küçük, orta veya büyük organizmaların küresel ölçekte Dünya üzerindeki mevcut biyokütleye hakim olup olmadığına dair önemli sorular devam etmektedir. Farklı disiplinler, güç yasalarına atıfta bulunarak veya referans göstermeden farklı biyokütle modları önermiştir. Mikrobiyoloji veya deniz perspektifinden bakıldığında, mikropların hayata hakim olduğu görülmektedir. Karasal açıdan bakıldığında, büyük bitkiler hakimdir. İlk bakışta küçük organizmaların daha çok olduğu görülmektedir. Buna örnek olarak insan başına 2.5 milyon karınca düşer ve kıtaların altında en az 100 katrilyon mikrop bulunuyor.
Ama biyokütlede bu durum nasıl oluyor?
Organizmaların her boyut sınıfı, dünya genelinde ortalama aynı miktarda biyokütle mevcuttur. Yani buna göre bir canlı ne kadar büyükse o kadar azdır ne kadar küçükse o kadar da fazladır.
5 yıl süren bir çalışmada bilim insanları; canlıların beden boyu, görülme sıklığı ve biyokütlesi ile ilgili bilgiler topladılar. Sonuca göre biyokütle kesinlile canlıların büyüklüğüne göre eşit dağılmıyor.
Dünyaya hakim olanlar en küçükler ve en büyüklerdir. Bir gramın milyarda biri kadar küçük olan bakteriler ve onlarca tonu aşan canlılar, orta büyüklükteki canlılardan biyokütleleri daha fazladır. Biyokütlenin beden boyları grafiği U şeklinde bir eğri ile gösteriliyor. Analizler gösteriyor ki; karadaki ve okyanustaki biyokütle dağılımı da farklılık göstermektedir.
Tüm organizma gruplarındaki en büyük canlılara baktığımızda, diğer tüm farklılıklara rağmen beden kütlelerinin aynı aralıkta olduğu sonucu ortaya çıkmıştır. En büyük ağaç türleri, mantar popülasyonları, mangrovlar, deniz memlileri ender olarak 12 ton ağırlığındadır. Bu evrensel bir üst sınır olduğu anlamına geliyor olabilir diyor bilim insaları.
Yazan: Bilge KAPLAN
Bir yanıt bırakın