Her Patlama Arkasında Bir İz Bırakır (Kısa Hikaye)
Yıl 1961. New Jersey’deki Bell Laboratuvar’ında görevli astronomlar Arno Penzias ve Robert Wilson isimli iki bilim insanı Samanyolu’ndan gelen radyo görüntülerini incelemeyi planlıyorlardı. Samanyolu’ndaki gaz bulutlarını ölçmeyi planladıkları deneye başladıklarında beklenmedik bir olay gerçekleşiyordu. Şaşırtıcı bir radyo kaynağı keşfettiler.
İlk önce bunun radyo teleskobundaki parazitten kaynaklandığını düşündüler. Teleskobun üstündeki kuş pisliklerinin neden olabileceğini tahmin ettiler. Böylece pislikleri temizleyip deneyi tekrar düzenlediler. Ancak ne yaparlarsa yapınlar bu yer ötesi kaynaklı parazit gelmeye devam ediyordu. Bunun Güneş Sistemi hatta Samanyolu dışından geldiği apaçık ortadaydı. Teleskobu ne yöne çevirirlerse çevirsinler, parazit gelmeye devam ediyordu. Daha sonra anladılar ki bu parazitin kaynağı ne kuş pisliği, ne de başka bir şey.
Bu parazit evrenin bebekliğinden kalmaydı. Yani Büyük Patlamadan. Bu parazit aşırı sıcak bir ışın radyasyonu başlamıştı. Yayıldıkça soğudu ve görünebilir ışık formunu aldı. Maviden kırmızıya gidiyordu. Önce mikrodalgalar, daha sonra da radyo dalgalarına dönüşmüştü. İşte bu ışımalara Kozmik Arka Palan Işımaları diyoruz.
Bu iki bilim insanı 1978 yılında büyük keşiflerden dolayı Nobel Fizik Ödülü’nü almışalardır. Bahsedilen bu Kozmik Arka Palan Işımasının etkisini görmeniz ise çok kolay.
Eski tip bir tüplü televizyon açtığınızda, eğer kanal ayarlı değil ise göreceğiniz karıncalı görüntünün sebebi işte bu Kozmik Arka Palan Işımasıdır.
Yazan: Selim ÖZTEMEL
Bir yanıt bırakın