İddialı Konuşmanın Tehlikeleri: Bilimsel Gaflar
Benden tavsiye, siz siz olun büyük lokma yiyin ama büyük söz söylemeyin.
Zamanında ileri görüşten hayli yoksun bilim insanları ve mevki sahibi önemli kişiler biraz da çağın getirileriyle ve konjonktürüyle öyle gaflar yapmış ki! Yenilir yutulur cinsten değil.
Hatta liste öyle kalabalık ki bu bilimsel gaflar yazımı üç bölüme ayıracağım.
Hadi başlayalım;
Meşhur filozof Descartes ile başlayarak etoloji alanıyla sert bir giriş yapıyoruz.
Çocukluğumuzdan itibaren aptal hayvanların düşünebildiği inancından daha fazla alıştırıldığımız bir ikinci önyargı bulmak imkânsız.
Hayvanlar alet yapamazlar, düşünemezler. Onların duyguları, karakterleri yoktur; sadece içgüdüleriyle hareket ederler. Düşünmek yalnızca insana has özelliktir. Bunun tersini düşünmek katiyen yanlıştır.
(Geçmişte her kesim tarafından yaygın olarak kabul edilen insan merkezci düşünce)
René Descartes – Fransız matematikçi ve filozof.
Descartes’in hayvanlar alemine önyargılı tutumu beni pek şaşırtmadı. Kadınlar için düşüncelerini göz önünde bulundurduğumda gayet normal. Ama burada o konuya değinmeyeceğim.
1900’lü yıllara gelmeden icat alanında fütursuzca sarf edilen cümleye bakalım şimdi de,
Artık yeni hiçbir şey yok. İcat edilebilecek her şey icat edildi.
Charles Duell – Amerikan Patent Dairesi Başkanı, 1899
Telefon konusundaki gaflar mizah anlayışına hayranlık duyduğum Cem Yılmaz’ın süper tespitlerini aklıma getirdi.
(Gecenin bir yarısı karısı telefonu icat eden eşine yatak odasından seslenir. “Graham hadi gel artık! Bütün gün alo alo alo alo yeterrr!”)
Hatırladınız değil mi? Espriler birbiri ardınca devam ediyordu tabi gösteride.
Neyse biz gelelim asıl meseleye,
“Çok güzel bir buluşa benziyor ama Tanrı aşkına bunu kim, niye kullanmak istesin ki?”
Rutherford B. Hayes – ABD Başkanı.
(1876 yılında ilk telefonu gördükten sonra yaptığı yorum.)
“Biraz eğitimli herkes sesin kablolar aracılığıyla bir yerden bir diğer yere aktarılamayacağını bilir. Ve ola ki aktarılsa bile, böyle bir çabanın pratik bir değeri olmayacaktır.”
1865, Boston Post gazetesi editörü
“Telefon denen bu icadın kullanışlı ve ciddi bir iletişim aracı haline gelebilmesi için birçok olumsuz yönü bulunmaktadır. Bu alet, yapısı gereği bizim için değersizdir.”
1878, Western Union firması
Oooffff yine aklıma Cem Yılmaz’ın nükleer enerjiyle ilgili esprileri geldi,
(Adam nükleer santraldeki kazada koşarak radyasyondan kaçıyor. Sanki elektrondan hızlı koşacak…)
Gelelim en fena gaflardan sıradakine,
“Çevreciler boşuna endişeleniyorlar. Bir nükleer enerji istasyonunun bir yıllık atığını, masanızın çekmecesinde bile saklayabilirsiniz.”
Ronald Reagan – 1980. ABD eski başkanı
İyi ki zamanında Ronald Reagan’ı dinlememişiz. Radyasyonun kanserden birçok çeşitli hastalıklara ve mutasyonlara sebep olduğundan eğer böyle bir hata yapsaydık şimdi mutasyondan neye benzerdik kim bilir?
Her geçen gün teknolojisine ve estetik dizaynına yenilikler katan otomotiv sektörüne yıllar evvel dil uzatan kişileri ve gaflarını ifşa edelim şimdi de,
Geçtiğimiz bir yıl içinde otomobilin yapısını değiştirecek herhangi bir ilerleme kaydedilmediğini göz önüne alırsak, bu buluşun da gelişme ve evrimini tamamladığı sonucuna varabiliriz.
2 Ocak 1909 – Scientific American dergisi
Atlar her zaman kullanılacaktır. Otomobil ise ancak geçici bir moda olabilir.
Henry Ford’un kredi talebi üzerine otomotiv sektörünün geleceği konusunda ekspertiz veren bir banka müdürü 1903
Bu mücadeleden atın galip çıkacağına inanıyorum. Otomobil sadece gelip geçici bir heves olacaktır.
Alman İmparatoru II. Wilhelm 1905 yılında
Şimdi ise yollar arabadan geçilmiyor.
İşte böyle…
Çok da eleştirmeyelim. Ne de olsa bilim yanlışlanabilir.
İnsan hata yapar.
Beşer şaşar.
Ama yine de böyle durumlara düşmemek için pek iddialı cümleler kurmamak sanırım en iyisi.
Bugünün teknolojisine bakarak geleceğe dair uzun vadeli tahminlerde bulunmak çok riskli.
Yazan: Burçak YÜCE
Bilimsel Gaflar 2. Bölüm
Bir yanıt bırakın