İki Ayak Üzerinde Yürüme Bedeli: Zorlu Doğum

İki Ayak Üzerinde Yürüme Bedeli: Zorlu Doğum

Doğum, insanlarda diğer primatlara göre karmaşıktır. Büyük maymunlardaki durumun aksine, insan yenidoğanları doğum kanalıyla hemen hemen aynı boyuttadır ve geçişi zorlaştırır. Doğum mekanizması (yenidoğanın annesinin doğum kanalını başarılı bir şekilde geçmesi için geçmesi gereken bir dizi rotasyon), insanları yalnızca büyük maymunlardan değil, aynı zamanda daha küçük maymunlardan da ayırır. 

İki Ayak Üzerinde Yürüme Bedeli: Zorlu Doğum

İnsan doğumunun evrimini izlemek zordur, çünkü doğum kanalının kenarlarını oluşturan pelvik iskeletleri, fosil kayıtlarında zayıf bir şekilde hayatta kalma eğilimindedir. Sadece 3 dişi birey oldukça eksiksiz doğum kanallarını koruyor ve hepsi insan evriminin daha erken evrelerine tarihleniyor. 

Tüm bu bilgiler de göz önüne alındığında; Evrim sürecinde bebeğin beyin hacmi ve buna bağlı olarak da kafatası çapı büyüdü. Bebeğin başı annenin leğen kemiğine oranla büyüdükçe, doğum komplikasyonlarının riski de arttı. Peki bu evrimsel gelişme leğen kemiğinin niçin genişlemesine yol açmadı? Ancak doğum kanalının sadece boyutu değil, aynı zamanda karmaşık, ‘bükülmüş’ şekli de evrimsel bir bilmecedir Ve neden bunun yerine doğum kanalı bükümlü bir şekil alarak, doğumları daha da zorlaştırdı? 

Bir hipoteze göre geniş leğen kemiği iki ayak üzerinde durmayı/yürümeyi imkansız hale getirebilirdi. Diğer bir hipotez göre ise pelvik taban kaslarının işlevselliğinin de bir rol oynamış olabileceğini düşündürmekte. Viyana Üniversitesi’nde Ekaterina Stansfield yönetiminde çalışan ekip, şimdi bu pelvik taban hipotezini kontrol ederek, bilgisayar modelleriyle de kanıtladı. İnsanlarda doğum, bebeğin doğum kanalından geçmesi sırasında, kafasının karmaşık dönüş hareketini, omuz ve bedenin geri kalanı takip ederek tamamlanır. Oysa insansı maymunların da dahil olduğu diğer hayvanlarda doğum kanalı düzenli olarak biçimlendiğinden doğum komplikasyonları fazla yaşanmıyor.

 Araştırmacılar doğum için elverişsiz olan bu pelvik şeklin evrimsel avantajinı bulabilmek için bilgi- sayarda pelvik tabanının farklı pelvik şekillerde nasıl gerildiğini modellediler. Pelvik taban kasları kemikleri arasındaki alanı köprüler, idrar ve dışkı tutabilmemizi sağlıyor. Ayrıca hamilelik sırasında fetüsü destekliyor. Dik duruşumuz göz önüne alındığında, organlarınve fetüsün sarkmaması için bu önemlidir. Elde edilen sonuçlara göre pelvis ne kadar genişse, özellikle de yuvarlak ve enine oval pelvik şekillerinde, pelvik taban o kadar sarkar.

Sonuçlar, boyuna oval alt doğum kanalının stabilite açısından avantajlı olduğunu gösterdi. Bu, alt doğum kanalı daha eğik şekilli olan kadınların inkontinans ve sarkmış organlar gibi pelvik taban işlev bozukluklarından muzdarip olma olasılığının daha yüksek olduğunu gösteren klinik gözlemlerle örtüşüyor. Peki pelvis girişi niçin uzunlamasına oval değil? Bunun nedeni de bu biçimdeki bir pelvis girişinin, dik duruş sırasında bel kemiğine fazlaca baskı yapacak olması. Üst pelvisin çapı daha büyük olsaydı, omurganın daha fazla eğri olması gerekirdi ki bu da sırt problemlerine yol açar ve dik duruşun stabilitesini bozardı. Araştırmacılar doğumları kolaylaştırmak için pelvisin niçin genişlemediği üzerinde uzun bir süre kafa yorduktan sonra çok geniş bir pelvisin iki ayak üzerinde yürümeyi verimsiz hale getirebileceği sonucuna vardılar. 

Pelvik giriş ve çıkışın bu farklı gereksinimleri, insan bebeklerinin doğum sırasında dönmesini gerektiren bükülmüş bir doğum kanalının evrimine yol açmıştır.

Yazan: Bilge KAPLAN

Kaynak*

Kaynak**

Kaynak***

YouTube Kanalımız

Bilge Kaplan (Altın Yazar) hakkında 248 makale
1993 yılında Antalya'da doğdum. Molekuler Biyoloji ve Genetik bölümünden mezunum. Şimdi Covid laboratuvarında moleküler biyolog olarak çalışıyorum. Biyoloji,kimya,fizik, matematik en güzel ilgi alanlarim.

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*