Işığı Sollamak mı? Warp Sürücüsü

Işıktan Hızlı Yolculuk Etmek, Warp Sürücüsü 

NASA’da çalışan bir bilim insanlı yakın zamanda yaptığı bir açıklamada, ışık hızından hızlı seyahat edebilen uzay aracının (Warp sürücüsü) fizibilitesini yaptığını açıkladı.

Peki, bilim kurgu filimlerinde sıkça gördüğümüz bu sürücü günün birinde gerçek olabilir mi?

Uzay Yolu serisinde geçen Uss Enterprise gemisi ile 5 Nisan 2063 yılında insanlık ışıktan hızlı yolculuğa çıkmıştı. Bu seyahat ile sadece evreni keşfe çıkmakla kalmamış, warp teknolojisi ile gelişmiş bir medeniyet haline gelmişlerdir. Bu sayede de gelişmiş bir uzaylı medeniyeti olan Vulkanlar ile tanışmışlardı. Bu hikaye ilk anlatıldığından bu yana 54 yıl geçti. Ve bu hikayede yer alan bir çok fütüristtik teknoloji günümüzde gerçek oldu.

Hatta oyuncular günümüzdeki sensörlü kapıya o günlerde imkansız olarak bakıyorlarmış. O dönemde kapının yanlarında saklı iki insan yaklaştıkları zaman kapıyı elleri ile yana kaydırarak açıyorlarmış. Günümüzde de sıra artık warp teknolojisine geldi.

Dünyamızdan en uzak bölgeye ulaşmış olan Voyager 1 sadece Güneş Sistemini terk etmesi bile 35 yıl sürdü. Bu süratler yıldızlar arası seyahat için çok ama çok yavaş kalıyor.

Teorik Fizikte ulaştığımız bu düşük süratleri geçmeden de yıldızlar arası seyahat yapabileceğimiz bir yöntem var. İşte bu yöntem üzerine çalışma yapan NASA bilim insanı Dr. Harold Sonny White bir fizibilite raporu yayınladı.

Işıktan da Daha Hızlı

Warp sürücüsü hakkında ilk bilimsel çalışmayı, teorik fizikçi Dr. Miguel Alcubierre, ışıktan daha hızlı seyahat edebilmek için Einstein’ın Genel Görelilik teorisini kullanarak 1994 yılında ortaya atığı çalışmasıdır.

Warp teknolojisi kısaca ilerlemekte olan bir uzay gemisinin, ilerlediği yolu yani evreni bükerek daha hızlı bir şekilde varış noktasına varmasıdır. Bu durumu şu şekilde hayal edebilirsiniz, yürüyen merdiven üzerinde koşan bir adam ile yanında koşan bir adam yarışması gibi.

Bunu yapabilmek için genel göreliliğin kütlenin uzay-zamanı bükme fikrinden yararlanılıyor. Örneğin; çarşafa atılmış bir bowling topu çarşafı içeri doğru çökerterek büker. İşte burada bowling topu kütle çarşaf ise uzay-zaman oluyor. Uzay zamanda bu bozulma bizleri kütle çekimi olarak hissettiğimiz şeydir.

İşte bu fikre dayanarak seyahat eden bu sürücünün etrafında bir ‘‘kabarcık’’ oluşturacak şekilde, önünde sıkıştırılan, arkasında ise genişleyen bir uzay-zaman alanı oluşturmaktır.

Warp sürücüsü
Warp sürücünün etrafında oluşan ‘‘kabarcık’’. Sürücünün önünde sıkıştırılan, arkasında ise genişleyen bir uzay-zaman alanı simülasyonu.

Bu kabarcığı oluşturmanın iki yolu var. Ya çok büyük kütle oluşturmak ya da Einstein’ın meşhur E=mc2 formülüne dayanarak kütle yerine enerji kullanmak.

Seyahat süresinde aracın oluşturduğu kabarcığın içinde uzay-zaman düzdür. Bu yüzden sürücü içinde olan kişiler bu durumdan etkilenmez. Yani bu baloncuk içerisinde ki her şey normal seyrinde devam eder hatta sürücünün hız göstergesi de normal aynı sayıyı gösterir.

Peki anlattığımız her şey bu kadar basit ve teorik fizikle uyumluysa neden hayata geçirmiyoruz? Çünkü bir warp sürücüsü oluşturmak anlatıldığından çok daha zordur. Bunun asıl sebebi de çok ama çok fazla enerjiye sahip olmanız gerekmesidir. Bu uzay-zaman bozulmasını yapacak olan enerji güneş veya galaksinin enerjisinden fazladır. Ve bu enerjinin negatif bir enerji olması da gerekmektedir.

Nedir Bu Negatif Enerji?

Negatif enerjiyi anlamak için öncelikle negatif kütleye sahip bir parçacığı düşünmeliyiz. Bu parçacıktan oluşan madde pozitif maddelerden oluşan günlük yaşamımızda tam zıttı bir tepki verir. Örneğin bir yıldız yahut gezegene çekilme yerine itme oluşturacaktır. İşte bu negatif maddeyi bir arada tutan kuvvette negatif enerji olacaktır. İşte warp sürücüsünde kullanacağımız bu enerji de bu negatif enerji olacaktır. Bu durumu Natário matematiksel olarak kanıtlamıştır.

Peki, Bu Enerjiyi Üretmemiz Mümkün mü?

Ne yazık ki negatif enerji şu anlık üretebildiğimiz bir enerji türü değildir. Ve bu kadar çok enerji üretebilmemizde pek olanaklı durmuyor. Natário göre tek sorunumuz da bu enerjiyi üretemememiz değil. Nasıl ki sesten daha hızlı giden bir araca bir ses iletilemiyorsa, bu warp sürücüsünde bir ışık sinyali gönderilememesi. Yani bu da sürücüyle yine ışıktan daha hızlı giden bir madde ile iletişim kurulması gerekiyor ki bu da iletişimi imkansız kılıyor. Yine Natário göre bir başka sorunda warp sürücüsündeki yolcuların yüksek oranda radyasyon bombardımanı altında kalacak olmasıdır. Bu iki büyük problemden dolayı Natário, bu projenin imkansız olduğunu savunuyor. Buna karşı Macdonald ise daha umutlu.

Yazan: Selim ÖZTEMEL

Kaynak: BBC Science Focus – Sara Rigby

Kaynak*

YouTube Kanalımız

Selim Öztemel (Platin Yazar) hakkında 1399 makale
Çılgın Fizikçiler ve Bilim İnsanları kurucusu, yazarı, YouTube kanalı editörü.

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*