“Metafizik Nedir?”
“Metafizik nedir?” Bu soru metafizik üzerine konuşulacağı beklentisini uyandırıyor. Biz bundan feragat ediyoruz. Onun yerine, muayyen bir metafizik sorusunu tartışıyor, bu suretle de kendimizi doğrudan doğruya metafiziğin içine bırakıyoruz. Ancak bu sebeple metafiziğe kendi kendini tanıtması için hakiki imkanı hazırlıyoruz.
Daha iyi anlamak için metafiziğin basit bir tanım yaparsak, doğaötesi bir özelliğe sahip, duyu organlarıyla kavranamaz olan varlıklar üzerine düşünen felsefe diyebiliriz. Örneğin bilimle uğraşan insan ‘var olana’ yöneliyor. Ancak varlık -zıddı olan her mefhum gibi, mesela iyilik, güzellik, doğruluk vb. gibi- ancak zıddı olan mefhumların içinde bir anlam kazanabiliyor.
Hiçlik nedir? diye sorduğumuzda hiçliğin “bir şey” olduğunu kapalı bir biçimde söylemiş olmuyor muyuz?
Bu problemi ortaya koymak, yani hiçliğin ne ve nasıl olduğunu sormak her şeyi tersine çeviriyor. Dolayısıyla hiçlik sorusu herkes tarafından kabul edilen mantığın başlıca kurallarını değersiz gösteriyor. Sorunun işlenmesiyle ve yanıtıyla görüyoruz ki insan varlığı, bu zamana kadar gizli kalan derinlikleriyle açığa çıkıyor. Örneğin gündelik hayatta, içimiz sıkıldığı vakit varlık tamamen açıklığı ile değil parçalanmış şekilde bize görünür. Kitaplar, sahneler ya da farklı meşguliyetlerle içimizi sıkıyor dediğimiz vakit tamamen varlık bizden uzaklaşır. Böylece bu iç sıkıntısı var olanı bütünlüğü ile gösterir. Gerçek şu ki, bu durumun farkına varabilen tek varlık insandır…
“Bütün şeyler ve bizzat biz bir kayıtsızlık içine batıyoruz. Fakat bu batma bir kaybolup gitme değildir.” Martin HEİDEGGER
Yazan: Beyzanur DURSUN
Kaynak**
Kaynak***
Bir yanıt bırakın