Tiksinme Hayatta Kalma Kalkanı mı?

Tiksinme Hayatta Kalma Kalkanı mı?

Hastalıklar uyarı ışıkları ya da tehlike çanları gibi anında fark edilebilir olsaydı, insanların da aralarında yer aldığı tüm canlılar için yaşam çok daha kolay olurdu. Ne var ki, insanlarda açıkça görülebilen bu tür uyarıların yerine koruyucu bir ölçüt olarak tiksinme duygusu evrildi. Peki, başka hayvanlarda da buna benzer bir savunma yöntemi var mı?

Hayvan davranışlarıyla ilgili araştırmalarda korkma ve avcıdan ya da avlanmaktan kaçınma gibi konulara yeterince odaklanılmış olmakla birlikte, hastalıklardan kaçınma konusu şimdiye kadar pek ele alınmadı. Uluslararası bir araştırma ekibi tarafından farklı hayvan türlerinin toplumsal sistemlerde ve doğal ortamlarda sergiledikleri tiksinme ve buna bağlı olarak da hastalıklardan kaçınma davranışlarının incelenmesi amacıyla bir çerçeve program oluşturuldu.

Söz konusu araştırmayı yürüten Kyoto Üniversitesi doktora sonrası araştırmacılardan Cécile Sarabian “Yabani yaşam ortamında hastalıklardan kaçınma taktikleri uygulayan 30’u aşkın canlı türünün olduğu rapor edildi. Daha önce göz ardı edilen ve yeni örnek türler oluşturabilecek yedi başka türle ilgili olarak da birtakım öngörülerde bulunabiliyoruz” diyor.

Bilim insanları bu öngörülerden yola çıkarak, aralarında- her ikisi de Japonya’ya özgü olan- yerli sıradan ahtapot ve kuşatmacı kırmızı yanaklı su kaplumbağasının da yer aldığı çeşitli canlı türleri için belirli ekolojik yasam alanları, duyusal çevreler ve toplumsal sistemlerle ilgili modeller oluşturdular. Kyoto Üniversitesi Yabani Yaşam Araştırma Merkezi yardıma doçentlerinden ve araştırmanın eş yazarlarından Andrew MacIntosh, “Tiksinme ve hastalıktan kaçınma deneyiminin bedel ve yararları canlı türlerinin toplumsal sistemlerine ve çevreleriyle olan ilişkilerine göre değişiyor” diyor.

Tek Başına Yaşayan Türler Daha Savunmasız

Tiksinme duygusu hayvanların asalaklardan, hastalığa yol açan mikroplardan ve zehirli maddelerden kaçınmalarına yardımcı olan duyusal ipuçlarıyla tetiklenebilir. Örneğin ishal görüntüsü… Tiksinme davranışının düzeyleri de yine türlerin toplumsal sistemlerine ve çevrelerine göre farklılıklar gösterir. Tek başına yaşayan türlerde toplumsal etkileşim düzeyi görece daha az olduğundan ve bu da sonuçta hastalıkların yayılmasına yol açtığından, bu canlı türleri yaşamlarını tehlikeye atabilecek bu türde çekinceleri tanıma ve onlardan kaçınma konusunda topluca yaşayan türlere kıyasla çok daha savunmasızdırlar.

Macintosh, “Koloniler halinde yaşayan ve sürü davranışı sergileyen tavşanlar ve penguenler gibi hayvanlar toplum bağışıklığının kazandırdığı üstünlükler sayesinde daha dayanıklıdırlar,” diyor.

Bunun insan sağlığına yansımaları önemli, çünkü beklenen tiksinti güdümlü davranışlar Covid-19 salgınıyla ilgili araştırmaya uygulanabilir. Örnegin, korona virüsü bulaşmalarıyla ilgili bir örnekte sosyal mesafenin hesaba katılması hastalık olgu sayisini öngören eğriyi düzleştirirken, hesaba katılmaması tam tersine üstel bir eğrinin oluşmasına neden olur.

Sarabian, “Temel araştırmaların dışında, hayvanlarda hastalıklardan kaçınmaya ilgili kanıtların ve bunun koruma ve yabani yaşam yönetimi stratejilerine uygulanmasıyla ilgili bulguların bir araya getirildiği bir veri tabaninin oluşturulması da son derece önemlidir” diyor.

Yazan: Selim ÖZTEMEL

Survival is a Disgusting Matter-How Nature Uses Revulsion as a Shield, SciTechDaily, 04.06.2023

YouTube Kanalımız

Selim Öztemel (Platin Yazar) hakkında 1477 makale
Çılgın Fizikçiler ve Bilim İnsanları kurucusu, yazarı, YouTube kanalı editörü.

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*