Zamanın Sonu Var mı?

Zamanın Sonu Var mı?

Bu sorunun cevabı için zamanın başına gitmek gerekir. Bir zamanlar ezeli ve ebedi olan evrenimiz 13.8 milyar yıl önce ortaya çıktı. Zaman ve uzay aslında uzay-zaman eşzamanlı olarak yoktan var oldu. Bu genel görelilik denklemlerine ve milyarca yıl boyunca genişleyip, soğuyan bir evren ile ilgili gözlemlerimize dayalı bir varsayım. 

Zamanın Sonu Var mı?

Gözlemlerimiz ve modellerimiz evrenin başlangıcından yaklaşık 380 bin yıl sonra, evrenin ilk atomların oluşup, evrene ışınlar saçmasına yetecek kadar soğudu. Albert Einstein’ın göreliliği ile gözlemlenebilir evren, Güneş Sistemi büyüklüğü kadar olduğu mikro saniyeye kadar geri götürülebilir. Fakat daha geriye gittiğimizde işler karmaşıklaşıyor. Çünkü o dönem ile ilgili veri verebilecek ne gözleme sahibiz, ne de kurama. Göreliliği tam geriye sardığımızda fiziksel kaos olan sonsuz sıcaklık ve yoğunlukta tekilliğe gideriz. Peki, zaman ve her şey bu noktada mı başladı?

Bu sorunun cevabı evrenin nereye gittiği ile ilgili fikrinize bağlı değişir. Kuzey Carolina Üniversitesi’nden Katie Mack, yazmış olduğu “Her Şeyin Sonu” kitabında “bir çok olasılık bulunuyor. Evren sonsuza kadar genişleyebilir, durabilir ya da tersine dönebilir” diyor. 

Büyük Çöküş

Bilim insanları, Büyük Patlama’dan (Big Bang) sonra, Büyük Çöküş’ün (Big Crunch) meydana geleceğini düşünmüşlerdi. Evrendeki madde miktarı yoğunluğunun yaratığı çekim, uzay-zaman genişlemesine baskın gelecek ve bir noktada genişleme hızını bastıracak. Böylece evren genişlemesi doruğuna ulaştıktan sonra küçülmeye başlayacak ve bir noktada evren kendi içerisine çökecek. Bu fikrdeki sorunlara alternatif olarak evrenin bir noktasında kendini toparlayacağı fikri geliştirildi. Bu tür “döngüsel” kozmolojilerde zaman sonsuzdur. Durmadan yenilenir. 

Büyük Donma ve Sonsuz Genişleme 

Evren hakkında edindiğimiz son bilgiler sayesinde evrenin ivmelenerek hızlanarak genişlediği bilgisini edindik. Bir kaç milyar yıl önce evrenin genişlemesi karanlık enerji olarak bilinen “karanlık” unsurun etkisi ile ivme kazandı. Zaman geçtikçe galaksiler arası iletişimin yitirilmesi ile sonuçlanacak. Evren giderek boşalıp, hiç bir şeyin meydana gelmeyeceği bir noktaya ulaşacak. Bu duruma ısı ölümü ya da “Büyük Donma” deniyor. 

Büyük Yırtılma

Büyük Yırtılma’ya göre; karanlık enerjinin hızlandırıcı gücü, ısı ölümüne kadar artmaya ve parçalamaya devam edecek. Daha ilginç bir senaryoya göre, kuantum alan kuramı, evrende farklı türde bir uzayın ortaya çıktığı vakum bozulmasına neden olabilir. 

Fakat bunlardan herhangi bir tanesi gerçekte bir son anlamına gelip gelmediği başlangıça göre değişir. Astronomların çoğu, evrenin ilk mikro saniyesinde ışıktan hızlı genişlediğine inanıyorlar. Bu senaryoda evrenler, çoklu evrenleri oluşturuyor. Eğer çoklu evrenler varsa, evrenimizin “orijinal” evren olması ve zamanın onun ile başlayıp, bitmesi pek mümkün gözükmüyor. 

Tabi tüm bu senaryolar, zamanın kozmik bir anlamı olmasına bağlı. Bazı bilim insanlarının düşündükleri gibi, zaman gerçek değilse ve yalnızca olayları anlamlandırmamıza yarıyorsa zaman evrenin yok olmasından çok önce yok olacak.

Yazan: Selim ÖZTEMEL

Kaynak*

YouTube Kanalımız

Selim Öztemel (Platin Yazar) hakkında 1493 makale
Çılgın Fizikçiler ve Bilim İnsanları kurucusu, yazarı, YouTube kanalı editörü.

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*