Kendini Biz Sanan Başkaları Var mı? Paralel Evrenler Teorisi 1/3
Paralel Evrenler Teorisi veya Çoklu Evren Teorisi, eğer bilim kurgu izlemeyi ya da okumayı seviyorsanız size hiç de uzak değildir. Yakın zamana kadar da bu fikir sadece kurgu ile sınırlıydı. Bildiğimiz gibi fikir kısaca şu; sonsuz sayıdaki evren ve sonsuz sayıdaki bizden sadece birinde yaşıyoruz ve onu gözlemleyebiliyoruz. Bizimkinden farklı en az bizim kadar gerçek olan başka gerçekliklerin olması fikri kulağa epey uçuk geliyor.
Paralel Evrenler terimi 1895’de William James tarafından ortaya çıkarıldı. Fikrin bilimsel temeli Big Bang Teorisi ve kara deliklere dayanıyor. Ama sadece Big Bang Teorisi ve kara deliklerle sınırlı kalmıyor ve bizi uzun bir yolculuğa çıkarmak zorunda kalıyor. Bugün fikrin temeli olan Big Bang’den yola çıkacağım.
Eğer paralel evrenlerden bahsetmek istiyorsak ilk önce kendi gözlemlenebilir evrenimizin doğuş teorisi olan ”Big Bang” teorisinden bahsetmek yanlış olmaz. Bugün size Big Bang Teorisini anlatmayacağım ama bu teori paralel evrenleri açıklamamız da oldukça yardımcı olacak. Big Bang Teorisi hakkında fikir edinmek isterseniz de sitemizdeki yazıyı okuyabilirsiniz. https://cilginfizikcilervbi.com/big-bang-buyuk-patlama/
Stephen Hawking’in Çoklu Evrenler makalesine göre büyük patlama teorisi büyük olasılıkla başka evrenlerin de varlığını zorunlu kılıyor. Gözlemlenebilir evren ise hipotezsel çoklu evrenin sadece bir kısmına tekabül ediyor. Bu makaleye göre çıkarabileceğimiz en çılgınca sonuç birer kopya oluşumuz.
Peki, aynı anda farklı yerlerde kopyalarımızın bulunması nasıl mümkün olabiliyor? 1900’lerin başında patent ofisinde çalışan Albert Einstein, bir yandan da kısa bir süre önce Almanya’ da Philipp Lenard tarafından yapılmış deneyin sonuçlarını araştırıyordu. Deney kısaca şöyleydi: ışık ışınları metal bir yüzeye yöneltiliyor ve ne kadar elektrik üretildiği ölçülüyordu. O zamanlar ışığın dalgalardan oluştuğu zannedildiği için deney sonucu pek mantıklı gelmiyordu. Işık sadece dalgalardan oluşuyor olsaydı belki Einstein da rahatsız olabilirdi ama bu deneyin sonucu onu hiç rahatsız etmemişti. Işık sadece dalgalardan ibaret değildi aynı zamanda parçacılardan oluşuyordu. Bu şekilde ışık öbeğinin her metal yüzeye çarptığında elektronları dağıttığını söyleyebiliriz. Bu öbeklere ise ”kuantum” adı veriliyor.
Bu anlattıklarımın paralel evrenlerle ilgili olan asıl kısmına gelelim şimdi. Bildiğimiz üzere kuantum fiziğine göre parçacıklar aynı anda birden fazla yerde olabilirler. Biz de parçacıklardan oluştuğumuza göre…
Paralel Evrenler Teorisi oldukça uzun ve kafa karıştıcı bir konu. Eğer ikinci yazıya kadar aklınızda bir şeyler oluşsun isterseniz linklere göz atabilirsiniz.
Yazan: Ecenur ÖZTÜRK
Kaynak**
Kendini Biz Sanan Başkaları Var Mı? Paralel Evrenler Teorisi 2/3 yakında
https://youtu.be/4yVWJEpnsGE
Bir yanıt bırakın